{
    "title": "Hamilelikte Tetanoz Aşısının Yan Etkileri",
    "image": "https://www.tetanoz.gen.tr/images/hamilelikte-tetatnoz-asisinin-zararlari.jpg",
    "date": "21.01.2024 13:03:59",
    "author": "muhsin doğru",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Hamilelikte Tetanos Aşısının Yan Etkileri:</b> gebelik döneminde birçok aşı sakıncalıdır, fakat tetanos aşısı bu dönemde yapılabilen aşılar arasındadır. Anne adaylarına yapılan tetanos aşısı, doğum esnasında anne ve bebeğin öldürücü hastalıktan korunması açısından son derece mühimdir. Çok iyi bilinen bu hastalık, hastalığa neden olan bakterinin vücuda girmesi ile gelişirler. İstemsiz adale kasılmaları ve solunum yetmezliğine sebep olan bir enfeksiyon çeşididir. Tetanos sadece paslı çivi veya küflü teneke de bulunmaz. Kişiden kişiye de bulaşmaz. Doğada ise fazlasıyla bulunur. Ufacık bir çizikten bile girebilen bakteri, çivi ya da bıçak gibi aletlerin meydana getirdiği derin kesikleri daha çok tercih eder. Tetanos; ameliyatlar, yaralanmalar, yanıklar, sıyrıklar, kulak enfeksiyonları, kıymık batması, hayvan ısırıkları, diş enfeksiyonları gibi nedenlerle meydana gelebilir.</div><div><br></div><div>Bu bakterinin vücuda girmesinin ardından zehirli bir madde salgılar. Bu madde kasları uyarıcı bir etkiye sahiptir. Belirtileri; baş ağrısı, huysuzluk, ense sertliği, yutma güçlüğü, çene kaslarında spazm, terleme, ateş, kan basıncı artışı ve kalp hızında artış gibidir. Baş bölgesinden başlayıp, vücuttaki diğer kasları da etkisi altına alır. Bir hayli kasılma ve kilitlenmelere sebep olur. Etkisini en belirgin gösterdiği kas grupları çene kasları olarak bilinir. Sonrasında kasılmalar aşağıya iner ve bunlara solunum kasları da ilave edildiğinde hasta nefes alıp vermez duruma gelir. Vücuda giren bakteri kendini genelde ilk günlerde göstermeye başlar. Tedavisi güç ve ölüm oranı yüksek olan tetanos hastalığından en önemli korunma yöntemi aşıdır. Özellikle gebelik başlangıcında ve devan eden ileri ki aylarda bu aşıyı olmak hem anneyi hem de bebeği koruma altına almaktadır. Öncesinde aşı yapılmış ve üzerinden on yıl geçmiş yahut bu aşıdan hiç yapılmamış olan anne adaylarına da yapılması esastır.</div><div><br></div><div>Doğumun ardından kordon kesiminde taş, ustura, bıçak gibi dezenfekte olmamış, kirli aletler kullanılmaktadır. Bu durum da doğmuş olan bebeğin ölümünün nedeni olmaktadır. Doğumuna müteakip tetanosa yakalanan bebekler normal olarak görünürler, ancak ileri ki üç gün ile dört haftalık dönemde emmeyi bırakırlar, kaslarındaki kasılmalar neticesinde vücutları kaskatı kesilmeleri kaçınılmazdır. Ülkemizde bu tür ölümlerin sayısı yüksek ve bu nedenle bu aşıyı yaptırmak hem anne adayını hem de bebeği doğum ve doğum sonu dönemde tetanos hastalığından korunmasını sağlar.</div><div><br></div><div>Tetanos aşısı yapılan anne adayında oluşan antikorlar bebeğe de geçer ve yeni doğmuş bebeği oluşabilecek tetanos hastalığına karşı koruma sağlar. Doğumun ardından bebeğe; difteri, tetanos, boğmaca aşısı şeklinde üçlü aşı yapılır, netice de tetanosa karşı bağışıklık sağlanmış olur. Daha sonra tetanos aşısının on yılda bir hatırlatma dozu yapılması gerekir. Tetanosa karşı bağışık halde olmak için en az üç doz aşı yapılmalıdır. Yaralanmalarda ve aşının ardından on yıl geçmiş kişilerde risk daima vardır.</div><div><br></div><div>Tetanos aşısı gebelik aşamasının her döneminde yapılabilir, sakıncasızdır. Bebeğin gelişiminde ilk üç ay önemli olduğu için genelde aşılar üç ay sonrasında, dört ile sekiz hafta arayla ve iki doz olarak uygulanmaktadır. Daha önce tetanos aşıları eksiksiz yapılmışsa ve son aşının ardından on yıldan az süre geçmiş ise hamilelik döneminde yapılmasa da olur. Ama doğrusu, cinsiyet fark etmeksizin on yılda bir yapılması gerekmektedir.</div>"
        }
    ]
}